BALLI İŞ VESSELAM...Yayın Tarihi: 27.03.2012 Yayın Adı: Hürriyet Gazetesi
BAL SEKTÖRÜNDE DENETİM ARTACAKYayın Tarihi: 12.06.2009Yayın Adı: Haber.superonline.com
"Bal Sektörü İçin İyi Hijyen Uygulamaları Rehberi" projesinin tanıtımı yapıldı.
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, "Bal Sektörü İçin İyi Hijyen Uygulamaları Rehberi" projesinin tanıtımında yaptığı konuşmada, "Bal içeren gıdalar da hijyen sorunun arttığını görüyoruz. Bunun denetimini daha da arttıracağız" dedi.
Bal Paketleyicileri İhracatçıları ve Sanayicileri Derneği (BALDER) tarafından hazırlanan "Bal Sektörü İçin İyi Hijyen Uygulamaları Rehberi" projesinin tanıtımı Çırağan Sarayı'nda gerçekleştirildi.
Tanıtım toplantısına Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker'in yanı sıra BALDER Yönetim Kurulu Başkanı Özen Altıparmak ve dernek yöneticileri katıldı.
Bakan Eker yaptığı konuşmada, bal üretiminin Türkiye'de çok önemli olduğuna değinerek, arı poleni miktarı ve bal üretimi konusunda Türkiye'nin dünyada üçüncü olduğunu ve yerini koruduğunu söyledi...
Arı ırkının saf olarak muhafaza edilmesinin çok önemli olduğunu anlatan Eker, "Bunun için gerekli şeyleri yapıyoruz. Kovan başına bal üretimi konusunda Türkiye çok yeterli değil. Bununla ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Kovan sayısında Türkiye'de yüzde 17-18 artış oldu. Yani 4.8 milyon oldu. Ana arı üretimi için 158 işletmeye üretim izni verdik. ALO 174 Gıda Hattı'nı kurduk. Bu hatta bu ana kadar 6 bin 359 başvuru oldu. 5 bin 145'ini sonuçlandırdık diğerleri ile ilgili çalışmalar devam ediyor. Gıda güvenliği bizim için çok önemli. Bazı vatandaşlar, 'Ne yediğimiz belli değil' diye serzenişte bulundu. Ama bu çok yanlış. Gıda ile ilgili olarak, 2008'te yaklaşık 78 bin numune denetimi yaptık. Bunun yüzde 98'i temiz çıktı. Yüzde 2'si ise sorunlu çıktı. AB'ye üye ülkelere göre bu rakam çok iyi" diye konuştu.
Bakan Eker, tarım hakkında bilgisi olan ya da olmayan herkesin yorum yaptığını ifade ederek, "Tarımla uğraşanları herkes dikkatle dinlesin. Sadece bal ürünleri ile ilgili denetimlerde yüzde 98'i yakalayamadık. Bal suistimali en kolay maddelerden biri. 2008'de 294 ürünü kontrolden geçirdik, yüzde 85'i temiz çıkarken, diğer bölümde sorun çıktı. Bal içeren gıdalarda ise hijyen sorunun daha da arttığını görüyoruz. Bunun denetimini daha da arttıracağız. Biz AB istiyor diye değil, toplumun sağlığı için çalışıyoruz" şeklinde konuştu.
BAL ÜERİTİMİNDE TÜRKİYE’NİN PAYI YÜZDE 6.9’A ÇIKTIYayın Tarihi: 13.06.2009Yayın Adı: Dünya
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, güvenilir gıda bilincinin geliştirilmesi için “Güvenilir Gıda Sağlıklı Yaşam” kampanyası başlattı. Kampanya kapsamında, özellikle küçük ve orta ölçekli gıda üreticilerine ulaşarak, onları da standartlara uygun üretime yöneltmeyi hedefliyor. Bakanlık bu amaçla, "İyi Hijyen Uygulama Rehberleri" projelerini başlattı. Bu projelerin ilki olan "Bal Sektörü İçin İyi HijyenUygulamaları Rehberi", Bakanlık ve Bal Paketleyicileri, İhracatçıları ve Sanayicileri Derneği (BALDER) işbirliği ile hazırlandı.
Tanıtımının yapıldığı toplantıda konuşan Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, Bakanlığın, gıda güvenliğinde 24 ürüne yönelik başlatılan çalışmalardan birinin bal konusunda olduğunu söyledi. Eker Türkiye’nin arı ve bal üretiminde dünyada üçüncü sırada geldiğini belirterek, “Arı kolonisinde Çin ve Hindistan’dan sonra, Bal üretiminde ise yine Çin ve Hindistan’dan sonra Türkiye üçüncü önemli ülke” dedi. Eker Türkiye’ni n 6 sene once 74 bi 500 ton olan bal üretiminin, 2008’de 81 bin ton olduğunu belirterek, dünya bal üretiminde Türkiye’nin payının yüzde 5.8’den yüzde 6.9’a çıktığını söyledi.
Genetiği değiştirilmiş ürünlerle ilgili hazırlanan bir yasa taslağının şu anda Başbakanlık'da olduğunu belirten Eker, Türkiye'nin Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar ile ilgili yasasının olmadığına dikkat çekti. Taslağın ilk önce kontrol ve denetim mekanizmasını düzenleyeceğini söyleyen Eker, 'Türkiye'de bu konuda boşluk var. Yasa, bu boşluğu dolduracak" dedi. Türkiye'ye genetiği değiştirilmiş ürünlerin hem ithalatı, hem de üretiminin yasak olduğunu dile getiren Eker, yasanın da ilk önce kontrol ve denetim mekanizmasını düzenleyeceğini belirterek, "Denetim ve kontrolden başlamak üzere önümüzdeki yıllar için hazırlıklı olmak gerekiyor" diye konuştu.
İlk defa gıda güvenliğiyle ilgili ALO 174 hattı kurulduğunu söyleyen Eker, "Bu hatta bugüne kadar 6 bin 359 başvuru oldu. Bunun 5 bin 145'i sonuçlandırılmıştır. Bu çok önemli bir rakam. Bakanlık olarak denetim standartları konusunda bu başvuruları dikkate alıyoruz. Böylece en çok hangi üründe, hangi ilde şikayet var, bunların ipuçlarını alıyoruz" dedi.
BALDA HİJYEN REHBERLE BAŞLIYORYayın Tarihi: 12.06.2009Yayın Adı: Hürriyet
TARIM ve Köy İşleri Bakanlığı'nın 24 ayrı ürünle ilgili çalışmalarını sürdürdüğü "iyi hijyen rehberleri"nden ilkini oluşturan bal rehberinin tanıtımı İstanbul Çırağan Sarayı’nda gerçekleştirildi.
Tarım ve Köy İşleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker, Bal Paketleyicileri İhracatçıları ve Sanayicileri Derneği’nin (BALDER) öncülüğünde hazırlanan rehberin üretici ve işletmeler başta olmak üzere tüm sektöre hijyen uygulamalarında rehberlik yapacağını söyledi. BALDER Yönetim Kurulu Başkanı Özen Altıparmak’ da bu rehberin, kaliteli ve güvenli bal üretiminde teknik ve hijyenik normların geliştirilmesi ve sürdürülebilir gıda güvenliğinin sağlanmasında yol gösterecek bir kaynak olacağına dikkat çekerek “Böylece temel gıda maddelerinden biri olan balın kalite standartlarının yükseltilmesiyle tüketiciye sağlıklı ve doğal ürünlerin ulaştırılması mümkün olabilecek” dedi.
5 milyar dolarlık katkı
Arıcılığın 30 milyar dolar seviyesinde gerçekleşen bitkisel üretimin tozlaşma yoluyla 5 milyar dolar civarında katkı sağladığını da savunan Altıparmak, "Bu nedenle bitkisel üretimle arıcılığın birlikte des-teklenmesi gerekiyor. Aksi taktirde, tarımsal üretimde yüzde 1 olarak hesaplanan sektörün üretime yapabileceği destek sınırlı kalacak. Bunun için önünü almakta zorlandığımız hileli bal ile mücadele ve sektörün kalkınması için sanayicilerle üretici birliklerinin birbirleriyle değil, ortak menfaatleri doğrultusunda birlikte mücadele etmesi gerekiyor" dedi.
Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehmet Mehdi Eker ise, Türkiye'nin bal üretimi ve arı koloni varlığı açısından dünya üçüncüsü olduğuna da dikkat çekerek, "Koloni ve arı ırklarının muhafaza edilip, verimliliğini artırmak için çalışmalarda bulunuyoruz. Bunda da kovan başına düşen verimliliği artırmak önemli. Şu an arzu edilen düzeyde değiliz. Ancak, bunu attığımız önemli adımlarla artırmayı amaçlıyoruz. Son 6 yılda arı koloni sayısında yüzde 17 artış kaydedilirken, üretimde 74 bin 500 tondan 81 bin tona ulaştı. Dünya arıcılığından aldığımız payıda, yüzde 5.8'den yüzde 6.7'ye çıkartmayı başardık diye konuştu.
TEMİZ BAL İÇİN "BAL REHBERİ"Yayın Tarihi: 14.06.2009Yayın Adı: Habertürk
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın 24 ayrı ürünle ilgili çalışmalarını sürdürdüğü "İyi Hijyen Rehberleri"nden ilki olan Bal Rehberlerinin Tanıtımı Çırağan Sarayı'nda yapıldı.Bal Paketleyicileri, İhracatçılar ve Sanayiciler Derneği'nin(BALDER) öncülüğünde hazırlanan rehberlerin üretici ve işletmeciler başta olmak üzere tüm sektöre hijyen uygulamalarında rehberlik yapması amaçlanıyor.Uygulama ile balın kalite standartları yükseltilecek.
FRUKTOZA AROMA EKLEYİP "BAL" GİBİ SATIYORLARYayın Tarihi: 15.06.2009Yayın Adı: Hürriyet
Toplam 30 milyar dolarlık tarımsal üretimden 50 bin tonla ancak 300 milyon dolarlık pay alabilen balcılar, 'Alkolsüz içecekler Tebliği'ne dayanılarak üretilen ballı şuruplarla rekabette zorlanıyor. 500 işletmenin faaliyet gösterdiği sektorde, hiç bal içermemesine rağmen bal diye pazarlanan bu şurupların satşını herşey dahil sisteminde faaliyet gösteren turistik işletmeler ve ucuzluk marketleri körüklüyor. Glikoz ve fruktoz gibi şeker türevlerine aromatik maddeler eklenerek üretilen ballı şuruplarda arıların hiç bir fonksiyonu bulunmuyor. Ancak, balın 3'te 1 fiyatına satılması, şurupları cazip hale getiriyor. Bu ürünlerin kilogramı 4 TL'ye satılırken, balın kavanoz fiyatı 12 TL'yi buluyor.
Bal Parakendecileri, İhracatçıları ve Sanayicileri Derneği (BALDER) Yönetim Kurulu Başkan Vekili İsfendiyar Üzümcü, 500 işletmecinin faaliyet gösterdiği sektörün, hileli ürünlerle rekabet etmekte zorlandığına dikkat çekerek, "Alkolsüz içecekler Tebliği ile uygulamadaki Bal Tebliği birbiriyle çelişiyor. Bal Tebliği'ne göre, piyasaya sürülen ballara herhangi maddenin katılmaması gerekiyor. Oysa, arıların hiç bir fonksiyonu olmadığı halde sadece gilikoz, fruktoz gibi şeker türevlerine bal aromaları eklenerek, şuruplar üretiliyor. Bu şuruplar da bal gibi satılıyor" dedi.
Türkiyede arıcılık sektöründe verimin çok düşük seviyede kaldığına da dikkat çeken Üzümcü,TÜRKİYE’de 500 işletmenin faaliyet gösterdiği 300 milyon dolarlık bal sektöründe ,hiç bal içermemesine rağmen,glikoz,fruktoz gibi şeker türevlerine aromatil maddeler eklenerek üretilen şuruplar,bal diye pazarlanıyor.Bu şurupların satışını,her şey dahil sistemde faaliyet gösteren turistik işletmeler ve ucuzluk marketleri körüklüyor. dedi.
Erkan Çelebişöyle konuştu :”Verimlilikte ancak dünya ortalamarının 3’te 1’ini karşılayabiliyoruz.Dünyada kovan başına 50 kilogram bal alınırken bu rakam Türkiye’de 17 kilogram seviyelerinde kalıyor. Verimin düşük olması,üreticilerin maliyetleri karşılamalarını da zorluyor. Bu maliyet artışında gezgin arıcılığın Türkiye’de yaygın olması,önemli rol oynuyor.Bal üreticilerinin maliyetlerini karşılayabilmeleri için en az bir kamyon arılının olması gerekiyor.Bu da arıcı başına 300 kovan anlamına geliyor.Sektörün karlılığı yakalayabilmesi için ilk başta küçük çaplı arıcıların birleşmesi gerekiyor”dedi.
Aşırı rekabetin yaşandığı arıcılık ve bal sektöründe,firmalar bir yandan birbirleriyle rakabet ederken ,diğer yandan da haksız rekabetle mücadele etmek zorunda kalıyor. Şurup olarak adlandırılan baldaki hile,petekli ballarda da gözleniyor.Peteğin altına ballı şuruplar konuluyor.Üzerine ise süzme bal eklenip,gerçek balmış gibi piyasaya sürülüyor. Firmalar, bal alırken,süzme bal tercih etmesi gerektiğine dikkat çekiyor.Petekli baldan kaçınılması öneriliyor.Bu da,petekler de zirai ilaç kalıntılarının kalmasından kaynaklanıyor. Sağlık açısından risk oluşturan bu ilaç kalıntıları,petekle birlikte sofralara giriyor. Süzme bal ise kalıntı kontrolünden geçirilip,şeker profili çıkarıldıktan ve tat,doku,enzim kontolleri yapıldıktan sonra ambalajlanıyor.